Kabul Edilmesi
17 Şubat 1926'da İsviçre Medeni Kanunu örnek alınarak TBMM'de kabul
edilen Türk Medeni Kanunu, 4 Ekim 1926'da yürürlülüğe konmuştur.
Türk Medeni Kanunu İle ;
Ailede kadın-erkek
eşitliği sağlandı.
Evlilikte resmi nikah zorunluluğu getirildi.
Tek eşle evlilik esası getirildi.
Kadınlara, istedikleri mesleğe girebilme hakkı tanındı
Mahkemelerde tanıklık yapma, miras ve boşanma konularında kadın-erkek eşit hale getirildi
Patrikhanelerin, din işleri dışındaki yetkileri kaldırıldı
Siyasal Alanda Kadınlara Tanınan Haklar ;
1930'da Belediye seçimlerine katılma hakkı
1934'te Milletvekili seçme ve seçebilme hakkı
Türk Medeni Kanunu
Osmanlı devletinde toplumun ihtiyaçlarını "mecelle" (Adli kurallar
Kitabı) karşılıyordu.Medeni hukuk konusunda Mecelle'nin
yetersizliği,Birinci Dünya Savaşı sırasında anlaşılmış ve değişiklik
yapılmasına karar verilmiştir.Ancak,savaştan yenilgiyle çıkınca,bu
konudaki çalışmalar kesilmişti.1922 yılında TBMM bu konu üzerinde
yeniden çalışmalara başladı.Bu konuda,Batılı devletlerin medeni
kanunlar incelendi.İncelemeler sonucu İsviçre Medeni Kanunu'nun
alınmasına karar verildi.İsviçre Medeni Kanunu'nun kabul edilmesinin
nedenleri şunlardı:
a)Avrupa'daki medeni kanunların en yenisi olması,
b)Sorunlara akılca kolayçözümler getirmesi,
c)İfadesinin sadec ve anlaşılır olması,
d)Kadın - erkek eşitliğine dayanan aile hukukunun iyi düzenlenmiş olması,
TBMM 17 Şubat 1926'da bazı değişiklikler yapılarak Türkçeye
çevirilen İsviçre Kanunu'nun bir bütün halinde "Türk Medeni Kanunu"
olarak kabul etti.Medeni Kanun,4 Ekim 19262'da yürürlüğe girdi.
Türk medeni Kanunu,Türkiye
Cumhuriyeti'nin Batılı ve çağdaş anlayışa yönelmesini sağlaması
açısından önem taşır.Medeni Kanun'un getirdiği yenilikler şunlar oldu:
a)Hukuk birliği sağlandı.
b)Vatandaşlar arasında din,mezhep ayrılıkları gözetmeksizin, hak ve ödevler bakımından eşitlil sağlandı.
c)Tek eşlilik sağlandı.
d)Mirasta, kadın-erkek ayrılığı kaldırıldı.
e)Toplumsal hayatta kadın-erkek eşitliği getirildi.
f)Evlenme ve boşanmada belirli şartlar getirmiş, özellikle erkeğin
tek taraflı boşamasını kaldırarak boşanmayı hakimin takdirine
bırakmıştır.
g)Kadınlar yönetim alanında da 1930 yılında belediye seçimlerine
katılma, 1934 yılında da milletvekili seçilebilme haklarını elde
etmişlerdir.
T.C. INKILAP TARİHİ ve ATATÜRKÇÜLÜK (İlköğretim 8. sınıf) Kemal KARA
Medeni Kanun
Medeni Kanun,toplumun rahat ve mutluluk içerisinde
yaşayışını,devamlılığını sağlamak amacıyla düzenlenmiş bir kurallar
bütünüdür.Bir toplumdaki kişilerin hakları, borçları, aile kurması,
bunu işleyişi, boşanma, miras ve kişilerin birbiri ile ilgili çeşitli
işlemleri bu kanunun içindedir.
Çeşitli Avrupa ülkelerinden medeni hukuk ve ilgili kanunlar
toplanmış ve düzenlenmiştir.Bizde, bu amaçla "Mecelle" adı verilen,
dini karakterli bir kanun uygulanmaktaydı.Bu kanun, 1926 yılına kadar
yürürlükte kaldı.
Türk toplumu, çağdaşlaşmak için inkılaplar yapmaktaydı.Kanunların
da zamanın şartalarına uyması gerekliydi."Mecelle", artık toplumun
ihtiyaçlarına cevap veremez hale gelmişti.Birinci Dünya Savaşı
sırasında bu tamamiyle anlaşılmış ve değişiklik yapılmasına karar
verilmiştir.Ancak,savaştan yenilgiyle çıkınca,bu konudaki çalışmalar
kesilmişti.Toplumun temeli aile olduğu için, ilk önce ailenin kuruluşu
ve işleyişi ile ilgili konular ele alındı.Bunun için laik ve akılcı
ilkelere uygun bir medeni kanun hazırlanması gerekiyordu.Bu kanunun
hazırlanması çok uzun sürebilirdi.Oysaki, kalkınmakta olan ülkemiz bu
kadar uzun süre bekleyemezdi.Medeni kanunu haaırlamak amacıyla bir
komisyon kuruldu.Bu komisyon, çeşitli Avrupa ülkelerinin medeni
kanunlarını inceledi.
İsviçre Medeni Kanunu, Avrupa 'da hazırlanan kanunların en iyisi ve
toplumumuza en uygun olanıydı.Demokrasi ilkelerine uygun ve kolay
uygulanabilir bir özellik taşıyordu.Bunun, bir bütün halinde, Türk
Medeni Kanunu haline getirilmesine karar verildi.Hukukun temeli olan
bukanun, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilerek,4 Ekim
1926'da yürürlüğe girdi.Türk Medeni Kanununun Türkiye'nin
modernleşmesinde benzersiz katkısı bulunmaktatır. Hıfzı Veldet
Velidedeoğlu, Kemal Oğuzman, Jale Akipek'in de aralarında bulunduğu
hukukçular bu hukuk dalına büyük katkılar yapmışlar, ülkemizde medeni
hukuk doktrininin oluşmasında büyük rol oynamışlardır.
Bu kanun ile; aile hukukunda, kadın erkek eşitliği
sağlandı.Evlenmelerde, her iki tarafında fikri esas alındı.Resmi nikah
usulü ve tek eşililik gibi yenilikler getirildi.Boşanma hakkı, kadına
da tanındı.Mirasta, kadın erkek eşitliği sağlandı.Bu suretle, Türk
ailesinin kuruluş ve işleyişi çağdaş, demokratik kurallara
dayandırıldı.
Bundan sonra, devlet ve toplumun hayatını ilgilendiren diğer kanunlar da ele alındı.
17 Şubat 1926'da İsviçre Medeni Kanunu örnek alınarak TBMM'de kabul
edilen Türk Medeni Kanunu, 4 Ekim 1926'da yürürlülüğe konmuştur.
Türk Medeni Kanunu İle ;
Ailede kadın-erkek
eşitliği sağlandı.
Evlilikte resmi nikah zorunluluğu getirildi.
Tek eşle evlilik esası getirildi.
Kadınlara, istedikleri mesleğe girebilme hakkı tanındı
Mahkemelerde tanıklık yapma, miras ve boşanma konularında kadın-erkek eşit hale getirildi
Patrikhanelerin, din işleri dışındaki yetkileri kaldırıldı
Siyasal Alanda Kadınlara Tanınan Haklar ;
1930'da Belediye seçimlerine katılma hakkı
1934'te Milletvekili seçme ve seçebilme hakkı
Türk Medeni Kanunu
Osmanlı devletinde toplumun ihtiyaçlarını "mecelle" (Adli kurallar
Kitabı) karşılıyordu.Medeni hukuk konusunda Mecelle'nin
yetersizliği,Birinci Dünya Savaşı sırasında anlaşılmış ve değişiklik
yapılmasına karar verilmiştir.Ancak,savaştan yenilgiyle çıkınca,bu
konudaki çalışmalar kesilmişti.1922 yılında TBMM bu konu üzerinde
yeniden çalışmalara başladı.Bu konuda,Batılı devletlerin medeni
kanunlar incelendi.İncelemeler sonucu İsviçre Medeni Kanunu'nun
alınmasına karar verildi.İsviçre Medeni Kanunu'nun kabul edilmesinin
nedenleri şunlardı:
a)Avrupa'daki medeni kanunların en yenisi olması,
b)Sorunlara akılca kolayçözümler getirmesi,
c)İfadesinin sadec ve anlaşılır olması,
d)Kadın - erkek eşitliğine dayanan aile hukukunun iyi düzenlenmiş olması,
TBMM 17 Şubat 1926'da bazı değişiklikler yapılarak Türkçeye
çevirilen İsviçre Kanunu'nun bir bütün halinde "Türk Medeni Kanunu"
olarak kabul etti.Medeni Kanun,4 Ekim 19262'da yürürlüğe girdi.
Türk medeni Kanunu,Türkiye
Cumhuriyeti'nin Batılı ve çağdaş anlayışa yönelmesini sağlaması
açısından önem taşır.Medeni Kanun'un getirdiği yenilikler şunlar oldu:
a)Hukuk birliği sağlandı.
b)Vatandaşlar arasında din,mezhep ayrılıkları gözetmeksizin, hak ve ödevler bakımından eşitlil sağlandı.
c)Tek eşlilik sağlandı.
d)Mirasta, kadın-erkek ayrılığı kaldırıldı.
e)Toplumsal hayatta kadın-erkek eşitliği getirildi.
f)Evlenme ve boşanmada belirli şartlar getirmiş, özellikle erkeğin
tek taraflı boşamasını kaldırarak boşanmayı hakimin takdirine
bırakmıştır.
g)Kadınlar yönetim alanında da 1930 yılında belediye seçimlerine
katılma, 1934 yılında da milletvekili seçilebilme haklarını elde
etmişlerdir.
T.C. INKILAP TARİHİ ve ATATÜRKÇÜLÜK (İlköğretim 8. sınıf) Kemal KARA
Medeni Kanun
Medeni Kanun,toplumun rahat ve mutluluk içerisinde
yaşayışını,devamlılığını sağlamak amacıyla düzenlenmiş bir kurallar
bütünüdür.Bir toplumdaki kişilerin hakları, borçları, aile kurması,
bunu işleyişi, boşanma, miras ve kişilerin birbiri ile ilgili çeşitli
işlemleri bu kanunun içindedir.
Çeşitli Avrupa ülkelerinden medeni hukuk ve ilgili kanunlar
toplanmış ve düzenlenmiştir.Bizde, bu amaçla "Mecelle" adı verilen,
dini karakterli bir kanun uygulanmaktaydı.Bu kanun, 1926 yılına kadar
yürürlükte kaldı.
Türk toplumu, çağdaşlaşmak için inkılaplar yapmaktaydı.Kanunların
da zamanın şartalarına uyması gerekliydi."Mecelle", artık toplumun
ihtiyaçlarına cevap veremez hale gelmişti.Birinci Dünya Savaşı
sırasında bu tamamiyle anlaşılmış ve değişiklik yapılmasına karar
verilmiştir.Ancak,savaştan yenilgiyle çıkınca,bu konudaki çalışmalar
kesilmişti.Toplumun temeli aile olduğu için, ilk önce ailenin kuruluşu
ve işleyişi ile ilgili konular ele alındı.Bunun için laik ve akılcı
ilkelere uygun bir medeni kanun hazırlanması gerekiyordu.Bu kanunun
hazırlanması çok uzun sürebilirdi.Oysaki, kalkınmakta olan ülkemiz bu
kadar uzun süre bekleyemezdi.Medeni kanunu haaırlamak amacıyla bir
komisyon kuruldu.Bu komisyon, çeşitli Avrupa ülkelerinin medeni
kanunlarını inceledi.
İsviçre Medeni Kanunu, Avrupa 'da hazırlanan kanunların en iyisi ve
toplumumuza en uygun olanıydı.Demokrasi ilkelerine uygun ve kolay
uygulanabilir bir özellik taşıyordu.Bunun, bir bütün halinde, Türk
Medeni Kanunu haline getirilmesine karar verildi.Hukukun temeli olan
bukanun, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilerek,4 Ekim
1926'da yürürlüğe girdi.Türk Medeni Kanununun Türkiye'nin
modernleşmesinde benzersiz katkısı bulunmaktatır. Hıfzı Veldet
Velidedeoğlu, Kemal Oğuzman, Jale Akipek'in de aralarında bulunduğu
hukukçular bu hukuk dalına büyük katkılar yapmışlar, ülkemizde medeni
hukuk doktrininin oluşmasında büyük rol oynamışlardır.
Bu kanun ile; aile hukukunda, kadın erkek eşitliği
sağlandı.Evlenmelerde, her iki tarafında fikri esas alındı.Resmi nikah
usulü ve tek eşililik gibi yenilikler getirildi.Boşanma hakkı, kadına
da tanındı.Mirasta, kadın erkek eşitliği sağlandı.Bu suretle, Türk
ailesinin kuruluş ve işleyişi çağdaş, demokratik kurallara
dayandırıldı.
Bundan sonra, devlet ve toplumun hayatını ilgilendiren diğer kanunlar da ele alındı.